Yaşamamızın, soframızın ve tarımsal üretiminin ana kaynağı olan toprak aynı zamanda tarihimizin ve edebiyatımızın da temel esin kaynaklarındandır. Anadolu insanının geçimini sağladığı ve yaşamını devam ettirdiği toprakla ilgili ilk yasal düzenleme Toprağı olmayan ya da yetmeyen çiftçilerin geçimlerini sağlayacak derecede toprağa sahip olabilmeleri amacıyla 1945 yılında "4760 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu'nun çıkarılmasıyla olmuştur. 11 Haziran 1945 yılında kanunun çıkması ile 11 Haziran tarihini izleyen ilk Pazar günü "Toprak Bayramı" olarak ilan edilmiştir. Bakanlığımız son yıllarda Toprak Bayramı Haftasını etkin olarak kutlamaktadır. Ülkemiz tarafından 70 yıl önce kutlanmaya başlanan ve önemine dikkat çekilen bu konuda Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)2015 yılını Uluslar arası Toprak Yılı ilan ederek Kamuoyunun dikkatini konuya çekmiştir.
Canlıların hayat kaynağı olan, aynı zamanda kendisi de bir canlı olan toprak, kazanımı yüzlerce yıl gerektiren ama son derece kolay kaybedilen bir zenginliktir. Uğruna savaşlar yapılan, canlar verilen toprak; erozyon, heyelan, yanlış kullanımlar ve üzerinde yetiştirilen ilaçlı, zehirli GDO' lu ürünler gibi nedenlerle de insan yaşamının sonu olabilmektedir.
Canlı yaşamının devam edebilmesi için vazgeçilmezlerden olan suyu da bünyesinde barındıran toprak doğal döngünün ve biyo çeşitliliğin de kaynağıdır.
Toprakla, çiftçi, inşaatçı, turizmci ve üzerinde yaşayan insan olarak ilişkisi olan tüm kesimlerin ve sektörlerin toprağın geri kazanmanın mümkün olmadığını bilerek sosyal ve insani sorumluluğunu yerine getirmesi sürdürülebilirlik açısından son derece önemlidir.
Bakanlığımız 2005 yılında, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nu çıkartarak toprağın doğal ve yapay yollarla kaybını ve niteliklerini yitirmesini engelleyerek, korunmasını, geliştirilmesini ve çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı arazi kullanımını sağlayacak usul ve esasları belirlemiştir.
Bu bağlamda tarım arazilerinin amaç dışı kullanımının önüne geçildiği gibi mevcut arazilerimizin kullanım planlaması yapılarak verimli ve kullanım bütünlüğü olan arazilerin tarımsal üretimde kalması sağlanmıştır.
Aynı zamanda arazi toplulaştırması ve tarla içi geliştirme hizmetleri yapmak suretiyle parçalanmış, küçülmüş, makineli tarım yapmanın zorlaştığı ve ekonomik olarak işletilemeyen arazilerin de yeniden tarımsal üretime kazandırılması sağlanmıştır.
2014 yılı mayıs ayında çıkarılan 6537 sayılı Kanun ile 5403 sayılı Kanuna eklemeler yapılmak suretiyle Miras Kanunu ve Arazi satışları düzenlenmiştir. Böylelikle miras nedeniyle arazilerin parçalanması önlenmiş, Yeter Gelir İşletme Büyüklüğü kavramı ile de tarımsal işletmelerin bölgelere göre belirlenen büyüklüklerin altına düşmesinin önüne geçilmiştir.
Bakanlığımız tarafından toprağı geliştirmek ve korumak için oluşturulan bu yasal düzenlemeler sayesinde;
"Bu Dünya bize atalarımızdan miras değil, torunlarımızdan emanettir" atasözünün yaşam biçimi olduğu gerçeği daha bir anlam kazanacak, canlılığın ve yaşamın vazgeçilmez kaynağı olan toprak gerçek değerini bulacaktır.
Zonguldak İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Necmi Çelik Toprak Bayramı ile ilgili yaptığı açıklamada "Bu özel hafta dolayısı ile üreticilerimiz ve tüm insanlığın Toprak Bayramı'nı kutlar, gelecek nesillere yaşanılır bir dünya bırakmak ümidiyle saygılar sunarım." dedi.